Karlı limonata içtiniz mi?

İsa Işıklı bey söze çok iddialı bir cümle ile başlıyor "Maraş Dondurmasını en az onlar kadar ALUCRALILARDA kaliteli yapar." Kendini biraz tanımak istediğimizde çokta ilginç bir hayat hikayesi karşılıyor bizi. 2000 yılına kadar inşaat sektöründe çalışmalar yapan İsa bey 1999 depremi sonucu yaşanan inşaat alanındaki sıkıntılı dönemde kapısını 84 yaşındaki amcazadesi Halil İbrahim Kulaç açar. 50 küsür yıllık dondurma ustası olan Beylerce köyünden Halil İbrahim Kulaç İsa bey'e birlikte çalışmayı ve işi öğretmek istediğini teklif eder. İsa beyin bu teklife olumlu cevap vermesiyle kendini Hasköy'den Üsküdar Küplüce sırtlarındaki Kirazlıtepe'de bulur. Burada 2000 yılında açtığı dondurma dükkanı ile ticaret yaşamına devam eden İsa usta öyle hiç sıradan da bir usta değil. Ömrü ilçesine köyüne hizmetle geçen bu değerli insandan kendi ifadeleriyle Alucra'yı ve köyü Gökçebel'i dinleyelim.

Alucrahaber: Kendinizi biraz tanıtırmısınız, kimdir İsa IŞIKLI?

İsa bey: İstanbul Hasköy doğumluyum, ömrümüzün büyük bir bölümünü Hasköy'de geçirdik. İnşaat sektöründe müteahhitlik yaptım 2000 yılında ise şuan ki Üsküdar Kirazlıtepe'de olan bu iş yerini amcazademin vesilesiyle açtım.

Alucrahaber: Bunun dışında birde dernek başkanlığınızı işittik, neler yaptınız?

İsa bey: Bu iş alanının yanında sosyal sorumluluk altında 1995-2001 yılları arasında köyümün dernek başkanlığını yürütmek nasip oldu. Alucra Derneğinin kurulmasında daha sonrasında ise 1998 yılında Alucra Vakfının açılmasında mevla kabul ederse biraz hizmetlerimiz olmuştur. Özellikle köyümüzün derneği olarak yapmış olduğumuz hizmetler dernekçilik tarimizde köyümüzün altın yıllarını yaşadı. Yapmış olduğumuz hizmetlerin başında köyümüzün alt yapı sorunu, içme suyu ve köyün içindeki köprünün yapımı en belirgin hizmetlerimizdir. Köyümüzün minaresini ise başkanlığımız döneminde bitirdik.

Alucrahaber: Peki İsa bey, başkanlığınız döneminde neleri yapamadınız?

İsa bey: Öncelikle köyümüze ait bir dernek binası alamadık! Bu en büyük eksikliğimiz oldu. Aslında sebebide belliydi, köyümüzün iş adamı yok denecek kadar az, geri kalan nüfus ise Ordu, Samsun gibi illerde işci yada memur olarak çalışmakta. Fazla değil 3-5 iş adamımız olmuş olsaydı biz şimdi bir dernek binasına sahip olurduk en büyük eksikliğimiz bu oldu. Binamız olmuş olsaydı kesinlikle faal bir dernek olacağımızı düşünüyorum. Bunun yanı sıra bizden sonra derneği yürütecek genç nüfusu bir araya getiremedik yapamadıklarımızda bunlar.

Alucrahaber: Gençlerin önemini anladınız yani?

İsa bey: Bir iş gençlerle olursa o oranda başarılı olur, onların çalışması aşkı şevki yeni projeler getirir bu yüzden gençler çok önemli. Bizim köyümüzün nüfusu ekseri olarak Samsun, Ordu, Giresun'da ikamet etmekte. İstanbul'da nüfus olarak sayı olarak çok fazla değiliz.

Alucrahaber: Alucra Vakfı ile çalışmalarınız nasıldı?

İsa bey: Biz Mustafa Dindarol beyin döneminde çalışma imkanımız oldu. Köyümüzde büyük bir yangın olmuştu nerdeyse köyün yarısı yandı. Ben o zaman Vakıf Başkanından yardım edilmesi hususunda talep etmiştim ama maalesef gerekli desteği göremedik. Bu Gökçebel köyü değilde başka bir köy olsa yada iş adamı olan bir köy olsa ben inanıyorum ki o zamanki tutum sergilenmemiş olurdu ama hayırlısı diyoruz.

Alucrahaber: Dernekcilik hakkında oldukça tecrübeniz var neler söylemek istersiniz?

İsa bey: Valla ne diyeyim eğer işin başında "insanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır" hadisi şerifi düstur ediniliyorsa o iş Allah'ın izniyle muvaffakiyetle sonuçlanır. Biz bu hadis ışığında hizmet etmeye çalıştık, umarım mevlanın huzurunda kabul görür. Herşeyi insanlığa hizmet için yapma gayretini taşıdık.

Alucrahaber: Şuanda dernek olarak toplandığınız bir yer varmı?

İsa bey: Evet var G.O.Paşa Küçükköy'de bir lokalimiz mevcut. Şuanda Sabri Işıklı dernek başkanımızdır.

Alucrahaber: Gelelim biraz da dondurmacılığa, bu işi sizden sonra yapacak kimse varmı?

İsa bey: Yok maalesef bu meslekte bizimle beraber gidecek sanırım. Dondurma işinde aslında sır sütte. Siz ne kadar kaliteli süt kullanırsanız o kadar verimli ve lezzetli ürün elde edersiniz. Dondurmanın üç tane temel maddesi var bunlar süt, sahlep ve şeker.

Alucrahaber: Kaç çeşit dondurma yapıyorsunuz ve en çok hangisi tüketiliyor?

İsa bey: 12 çeşit dondurma yapıyoruz. En çok sade dondurma ve çikolatalı tüketiliyor. Bunun yanında cevizli ve kavunlu dondurmamızında özel müşterileri var.

Alucrahaber: İsa bey bizi ağırladığınız için teşekkür ederiz, bu güzel boğaz manzaralı mekanda inşallah tekrar görüşürüz.

İsa bey: Ben teşekkür ederim, hassasiyetiniz ve ilçemize yaptığınız hizmetlerinizden ötürü biz teşekkür ederiz, sizin vesilenizle internetten memleketimizi görüyoruz. Sağolun, Allah Muvaffak etsin.

Bu güzel söyleşiyi yaptığımız yer tam boğaz köprüsünün karşısında ve mükemmel bir manzara karşısında. Sizde İsa bey'in dondurmasını ve Karlı Limonatasını içmek isterseniz Kirazlıtepe Camii Yanındaki Halil İbrahim Dondurmasına buyrun.

Kadir BEKİROĞLU

Alucrahaber.com